Bu blogdaki notları kendim için tutuyorum, zaman sonra dönüp okumak hoşuma gidiyor. Bu notları tutmaya yıllar önce üniversitedeyken başlamıştım ve ilk konularımdan birisi de Parov Stelar ve onun muzigi olmuştu. Çok severek dinlediğimi, hayranı olduğum bir müzik tarzı olduğunu söylemiştim.
İlk defa Anadolu Üniversitesi radyosunda dinlemiş ve hayran kalmıştım. O günden beri de hayranlığımı her gün artırarak dinlemeye devam ediyordum/ediyorum. Kanada'ya taşınmadan önce İstanbul'da bir konser vereceği haberini duyar duymaz aylar öncesinden bilet aldım, çok mutluydum, sonunda yıllardır hayranı olduğum performansı canlı canlı dinleyecektim. Ama olmadı, işler tahmin ettiğimiz gibi gitmedi, dünyayı kasıp kavuran virüs yayılmaya başlamış pandemi sebebiyle konserler bir bir iptal oluyordu, benim aylar öncesinden bilet aldığım konser de haliyle yalan olmuştu. Çok üzgündüm ama etkisini hızla artırarak devam eden pandemi herkese olduğu gibi bana da oyalanacak başka şeyler sunmuştu çoktan.
Konserin heyecanı içimde patlamış aradan yıllar geçmişti. Hayat beni Kanada'ya, Vancouver'a kadar sürüklemişti. Sonra bir gün o haberi öğrendim, Parov Stelar Kuzey Amerika turnesine çıkacakmış. "Amerika ve Kanada! Hazır olun geliyoruz!" diye İnstagram'dan duyurdu. "Umarım Vancouver'a da uğrayacaktır" temennileriyle turne programına bakarken yüzümde güller açtı: 9 Mart 2023 Vancouver! "Ulan bu defa bir felaket olmasın!" dualarıyla yine aylar öncesinden aldım biletleri, başladım beklemeye.
Ve o bekleyiş geçtiğimiz gün sona erdi, ölmeden dünya gözüyle canlı kanlı oh be :) Harika bir sahne performansı, muhteşem bir ekip, hepsini en önden inanılmaz bir keyifle izledim. Tadı da damağımda kaldı. Bunu da yazmasam olmazdı.